Erdoğan: Suriye-Türkiye-Rusya olarak adım atalım

Türkmenistan dönüşünde gazetecilere açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye’nin kuzeyinde YPG güçlerine yönelik olası kara operasyonuna değindi. Türkiye sınırından 30 kilometre derinliğe kadar inançlı bir koridor oluşturulması kararı alındığını belirten Erdoğan, bu kararın Astana ve Soçi zirvelerinde de tartışıldığını hatırlattı.

Türkiye’nin gerekli askeri adımı atmaya hazır olduğunu ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:

“Suriye’de koalisyon güçleri olayı da var. Bu koalisyon güçleri arasında kimler var? İlk sırada Amerika var. Yanında Fransa, Almanya ve İngiltere var. Tüm bunların yaşandığı bir coğrafyada biz de önlemlerimizi alıyoruz. ülkemizin güvenliği ama her şeyden önce Suriye’de bir kere terör örgütünün besleyenleri var şimdi bu terör örgütü en büyük takviyeyi nereden alıyor koalisyon güçlerinden nereden alıyor petrolden Bu petrol kuyuları da şu anda koalisyon güçlerinin güvencesinde, nerede satıyorlar, rejime satıyorlar ama biz diyoruz ki özellikle Amerika’da binlerce vermeye devam ederseniz. TIR’lar dolusu silah, mühimmat, alet ve teçhizatı bu terör örgütlerine verirsek, her zaman söylediğimiz gibi kendi karnımızı keseceğiz.”

Esad ile görüşme

Erdoğan’a, Suriye operasyonuyla ilgili olarak Rusya’ya yönelik “Karar ve uygulama noktasında birlikte takviye istedik” sözleri hatırlatıldı ve “Ortak operasyon mu yoksa ortak çalışma mekanizması mı olacak?” o sordu.

Erdoğan, “Şu anda ikisi de muhtemelen gündemde değil ama daha sonra gelişmelerle gündeme gelebilecek birçok konu var” diyerek konuyu Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile görüşmeye götürdü. Erdoğan şunları söyledi:

“Şu anda Suriye-Türkiye-Rusya prestijiyle üçlü olarak adım atmak istiyoruz. Bunun için önce istihbarat teşkilatlarımız ortaya çıksın, sonra savunma bakanlarımız ortaya gelsin, sonra dışişleri bakanlarımız ortaya çıksın.” Ortaya gelin. Görüşmelerinden sonra liderler olarak biz bir sonuca varalım. Bunu Sayın Putin’e teklif ettim. O da olumlu baktı. Böylece bir dizi görüşmeye başlayacağız.”

Reuters’in Suriyeli yetkililere dayandırdığı haberine göre Erdoğan, Aralık ayı başında Suriye lideriyle görüşme konusunu gündeme getirdi ancak Esad, Erdoğan ile görüşmeyi reddetti.

Erdoğan’a ABD’nin eski Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey’nin “Washington, Esad’la görüşmeye olumlu bakmıyor” açıklaması da soruldu. Erdoğan, “Ben kimden, ne zaman, nasıl birinden izin aldığımı konuşmam. Katar’da Mısır Cumhurbaşkanı ile görüşmem oldu. Kimseden izin almadım. Belirleyici konu atacağımız adımlarda” dedi. Erdoğan, “Suriye ile ilgili milli çıkarlarımız olacaktır. Suriye’de mümin bölgeden terör örgütüne kadar. Buna karşı alacağımız tedbirler arasında atacağımız adımlardan biri de budur” dedi.

Almanya’da darbe planı operasyonları

Erdoğan, geçen hafta Almanya’daki darbe planı operasyonlarına da değindi. Erdoğan şunları söyledi:

“Darbeye hazırlanan şahıslara karşı Alman makamlarının aldığı tedbirleri doğru buluyoruz. Hukuk devleti unsurları ışığında sürecin tüm boyutlarıyla aydınlatılması değerlidir. Milletimdir, benim milletimdir. darbe planlarına karşı Almanya’daki hassasiyeti en iyi kim anlayacak ülke.Ama ne yazık ki dostumuz ve müttefikimiz Almanya aynı.Sempati ve anlayış gördüğümüzü söylemek mümkün değil.On yıllardır hep Almanya’nın olması gerektiğini savunduk. Türkiye ile empati kurun ama nedense son zamanlarda bir tuhaflıklar olmaya başladı.Şu anda terör örgütünün Avrupa’daki en değerli sığınağı Almanya.Şu anda PKK/Nerede bunlar YPG/PYD?Orası.Nerede FETÖ ? İşte bunları istiyoruz, verecekleri bir dertleri yok.”

Çocuk istismarı davası

Uçaktaki medya temsilcilerinden biri, CHP’nin çocuk istismarı konusunda Türkiye’nin gündemindeki duruşunun muhafazakarları gücendireceğini öne sürerek Erdoğan’dan bu konudaki değerlendirmesini istedi. Başkan cevap verdi:

“Öncelikle bir bebeğimizin 6 yaşında yaşadığı iddia edilen olayda CHP’nin bu bebeği korumak ya da bu bebeğin hukukunu savunmak açısından önemli bir adım attığını düşünüyor musunuz? Bu CHP’ye şunu söylemelisiniz: Siz 10, 11, 12, 13, 14 “Asırlık kızları dağa kaçırılan Diyarbakırlı anneleri hiç savundunuz mu? Hiç o gözü yaşlı anneleri ziyaret ettiniz mi? Bu dağda, bu Kandil’de teröristlerin bu bebekleri silahlandırdığını, tecavüz ettiğini bildiğiniz halde bu yönde attığınız bir adım var. bu mu?”

DW/GY, HT